Kanser yaşadığımız yüz yılın en büyük sorunu. Bu yetmezmiş gibi hastalar bir de uykusuzluk ve şiddetli ağrılarla uğraşmak zorunda kalıyorlar peki ama neden?

Kanserde ağrı çeşitli nedenlerle ortaya çıkar Kanserli hücreler kimi zaman dokuyu, bazen kemiği ya da siniri tutar, bazen damarı, yumuşak dokuyu tutar. Dolayısıyla tuttuğu yer neresiyse ona göre, ağrıya neden olur; siniri tuttuğu zaman olay ciddidir, bunlar oldukça ciddi ağrılardır. Beyini tuttuğu zaman yine durum çok ciddidir. Bunların dışa vurumu ise ağrı ile ortaya çıkar. Bazen tümör bir organa, sinire veya kemiğe baskı yaparak ağrıyı meydana getirir. Bazen de bir damara baskı sebebiyle dolaşım bozukluğuna bağlı ağrı ortaya çıkabilir. Kanserde önemli olan ağrı sebeplerinden biri de kemoterapi, radyoterapi ya da cerrahi tedavi olarak isimlendirilen tedavi yöntemlerinden kaynaklanan ağrılardır. Kanser hastasının tedavisinde hatalar varsa, hastalık oldukça ilerlemişse hasta ağrı çekmeye başlar. Erken tedavi de gerekli ışın tedavileri yapılmadıysa hastanın ağrıları artacaktır. Ağrıyı dindirmek için morfin ve içeriği aynı olan ilaçlar kullanılabilir.

Bilinenin aksine kanserli hastaların kullandığı kemoterapi ilaçları uykusuzluğa sebep olmaz. Hastalığını bilen ve iyileşemeyeceğini, durumunun kötü ve tedavisinin mümkün olmadığını düşünen, moral bozukluğu yaşayan hastalar huzursuzluk ve buna bağlı uykusuzluk problem ile karşı karşıya kalırlar. Uygulanan tedaviden olumsuz sonuç alan hastalar uyumakta zorluk çeker. Buna ek olarak vücutta anlık gelişen kanser hücrelerinin önemli bir kısmının, bağışıklık sistemi hücreleri tarafından uyku sırasında yok edildiği saptanmıştır. Ayrıca iyi uyuyan kişilerin bağışıklık sistemi de diğerlerine oranla daha güçlüdür. Doğal olarak uyku kalitesi bozuk olan, yeterince uyuyamayan ya da uyku bozuklukları yaşayanlarda kanser gelişme oranları hep daha yüksek olur.

Bunların yanı sıra kemiklerin de bozukluk olan bir kanser hastası yanlış yatakta yatıyorsa uykusuzluk ve ağrı çekecektir.

Kategori Hastalıklar

Kanser günümüzün en yaygın ve en ölümcül hastalıklarından birisidir. Özellikle Karadeniz bölgesinde kanser oranı diğer bölgelere göre oldukça yüksektir. Kanser; herhangi bir hücrenin dokunun, uzvun ya da organın işlevini anormal olarak yerine getirmesi, getirememesi ve yine anormal bir şekilde çoğalarak yayılması tablosudur.

Yani bağışıklık sistemi güçlü olmayan bireylerde kanserin görülme oranı da artmaktadır. Şunu da unutmayalım ki illa bağışıklık sistemi tam düzgün bir şekilde çalışırken bile kanser görülememesi durumu olmaz. Kanser en fazla genetik olarak bireyden bireye geçer. Sağlıksız beslenme, stresli yaşam biçimi de bu nedenleri takip eder. Kanserin önemli yedi belirtisine de değinelim. Halsizlik, iştahsızlık, anemi, ani gelişen zayıflama, uzun süre iyileşmeyen yaralar, siğiller çıkması, anormal kitlelerin ele gelmesi.

Bunun dışındaki belirtiler de bireyden bireye değişir ve kanser riski taşıyabilir. Ama en fazla gelen kanser vakaları bu belirtilerle gelmektedir. Kansere yakalanmamak için öncelikle mevsim sebze ve meyvelerini çok dikkatli bir şekilde tüketmemiz gerekiyor. Tüm meyvelerin kansere yakalanmama konusunda uzman olduğu bilim adamları tarafından kanıtlanmıştır. Sebzelere gelince özellikle brokoli ve ıspanak sebzesi kansere karşı antioksidan maddeler içerir. Böylelikle kanser hücrelerinin zarar verdiği dokuları anında onarmış olur. Bunun dışında spor yapmak da önemli bir aktivite. Spor yapan vücut hep dinç ve fit kalacağı için kanser de dahil bütün hastalıklar kendisinden uzak duracaktır. Karadeniz bölgesinin vazgeçilmezi olan siyah çay da kansere karşı bir içecektir.

Özellikle çay bahçelerinden toplanmış katkı maddesi değmemiş çaylar daha iyidir. Yiyecek ve içeceklerin yanı sıra hayat biçiminize de dikkat etmeniz gerekiyor. Bunun için de var olan birincil stres kaynaklarından uzak durmak veya onları yok etmeniz gerekir. Stressiz bir ortam insanı germez tam tersine huzur verir. Mutlu olmanızı sağlar. Sağlıklı günler dileriz.

Kanser hücrelerin kontrolsüz bölünmesinden kaynaklı ve kötü huylu olarak büyümesi olarak bilinir. Bu hücreler sağlıklı hücreleri yayılarak o hücreleri de etkiler. Kemik kanserinin nedeni tam olarak bulunamamıştır. Radyasyona maruz kalmadan ya da genetik sorunlardan çıktığı söylenir genelde.

Bazı kemik kanseri türleri gençleri etkiler bazıları da erişkinleri etkiler. Kemik kanseri belirtileri kanserin boyutuna göre değişir. Kemik kanseri ilerlediyse belirtileri daha fazladır. Kanserli hücrelerin artışı ile kemiklerde ağrı olur. Kanserli hücreler arttıkça kemikler zayıflamaya başlar. Bu da zamanla kemiklerin güçsüz hale gelmesine neden olur.

Kemik kanserinin belirtileri genelde şu şekilde olur; kemiklerde ağrı hissi, giderek hızlı kilo kaybı, geceleri ani terlemeler, titreme, ateş bunların yanında aşırı halsizlik ve hemen yorulma meydana gelir. Kemik kanseri türleri; en sık bacak da kollarda ortaya çıkar. Birincil sarkomlar olarak adlandırılır.

En yaygın türleri; osteosarkom, kondrosarkom. Osteosarkom; bu genelde uyluk kemiği, kaval kemiği ya da dirsekten omuza kadar uzanan kemikte görülür. Kemik kanserinde en yaygın olanıdır. Ostesarkom ergenlerde gençlerde ve çocuklarda sıklıkla görülür. Belirtileri şu şekildedir; ağrı çok fazla olur, kemik de şişmeler oluşur, solunum zorluğu, bacak kemiklerinde biraz topallama.

kondrosarkom; en yaygın olan kemik kanserinden biridir. Bu kanser en çok kalça kemiğinde, göğüs kafesinde, kemik uçlarında görülür. Belirtileri tümör büyüdükçe sabit artan bir ağrı, kemik üzerinde kitle oluşması ve kemikte şişmeler olması, kemikte hareket zorluğu.

Kemik kanseri belirtileri zamanla gelişir. Dört evrede oluşur. 1. evre; Kanser kemikle sınırlı olur. 2.evre; tümörün, kanserin başladığı evredir. Evre 3) Etkilenen kemik üzerinde yüksek dereceli tümörler. 4.evre; kanser akciğer ve diğer organlara yayılmaya başlar.

Kategori Hastalıklar

Hastalıklar

Anne ve Çocuk

Beslenme ve Diyet

Sağlıklı Yaşam

Yemek Tarifleri

Moda ve Güzellik